Boran, “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü”nü kutlayarak başladığı konuşmasında, kendisinin de Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu olduğunu belirterek, “Gazetecilik zor ve meşakkatli, mesai kavramı olmayan bir meslek. Meslek çalışanlarının yıllardır birikmiş problemleri var ama çözülemediğini görüyoruz. Umarın 10 Ocak günlerinin zorlukların, meşakkatin, çalışan gazetecilerin sorunlarının dile getirildiği ve çözüldüğü günler olur” sözleri ile temennilerini dile getirdi.Boran, modern toplumların her zaman yönetimi ayrıştırarak en iyi, ideal yönetimin ayrışma ile oluştuğunu 200-300 yıldır keşfedildiğini ve sürecin böyle geldiğini belirterek“Yalnız yasama, yargı, yürütme üç kuvvet değil, aynı zamanda medya da dördüncü kuvvet olarak yönetim erki konusunda en önemli denetleyici mekanizmadan biri. Bu denetleyici mekanizmanın sağlıklı çalışabilmesi ve bu sistem içinde çalışan insanların gelecek kaygıları olmadan daha iyi ortamlarda ve özgür düşünce içerisinde görevlerini yapmaları elbette ki en ideal durum. Sorunlar dile getirilirken zannediyorlar ki bu sorunlar sadece Türkiye’ye özgü sorunlar. Geniş ölçekte bakıldığı zaman dünyada da aynı sıkıntılar var. Türkiye dünyadan ayrı bir yer değil. Dünyanın paylaştığı sorunları Türkiye de paylaşıyor. Gazetecilerin sorunları Batı ve Doğu’da da var” ifadelerini kullandı.Dünya’da ilk televizyon yayıncılığı 1938 yılında BBC tarafından İngiltere’de başladığının altını çizen Boran, “2. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla kesintiye uğradı. ABD’de 1943 yılından itibaren televizyon yayınları başladı. 1954 yılında ABD’deki evlerin yüzde 70’inde televizyon vardı. 1960’ların başında televizyon olmayan ev yoktu. Türkiye’de 31 Ocak 1969 TRT’nin yayınının olduğu tarih. 1938 nere, 1969 nere? 20. Yüzyıl için oldukça geç bir başlangıç. Tabi 1950’lerin sonundan itibaren İstanbul Teknik Üniversitesi’nin yaptığı denemeler var. Özel yayıncılık 1989 tarihinde başladı” diye konuştu.“SALONUMUZDA UYUŞTURUCU VAR”Boran, Dünya’da en çok televizyon izleyen toplum olduğumuzu, televizyonun insanları etkileyip ve yönlendirdiğini vurgulayarak “Millet olarak yapmamız gereken televizyondan kopmak. Televizyon boş vakitlerde ve arada sırada bakılan bir şey olmalı. Bizde sabah kalkıp, akşam yatıncaya kadar bir mekanizma haline geldi. İnsan ilişkilerini etkiliyor, içe kapanık toplum haline düşmemize, birbirimize yabancılaşmamıza neden oluyor. Ev misafirlikleri bile çok azaldı. Televizyon bağımlılığı Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri. Televizyon bağımlılığı bizi yabancılaştıracak, yalnızlaştıracak, toplum olarak kuralsızlık düzeni haline dönüşeceğiz ve giderek yozlaşıp, bütün değerlerimizi kaybetmeye başlayacağız. Aslında hepimizin salonunda bir uyuşturucu var. Bu oldukça tehlikeli bir durum” dedi.ÇANKIRI’DA NEDEN TELEVİZYON YOK?Televizyondaki gelişimin sanayileşme ve üretime bağlı olduğunu, Çankırı’nın üretim modelini karşılayamadığı için televizyon bulunmadığını belirten Boran, “Çankırı’da sinema gösterimi 1925 tarihinde başlıyor. Şimdiki Kız Meslek Lisesi’nin olduğu yerde dönemin Valisi 2 katlı ahşap bir bina inşaa ettiriyor. Locaları ve sandalyeleri olan bir yer. Tabelaları astırıyorlar ama içinde film oynatılmıyor. Çünkü film makinesi yok. 1928 yılında kadın ve erkeklere ayrı ayrı ilk sinema gösterimi yapıldığını biliyoruz. Çankırı Türk Ocakları 7 Şubat 1930 yılında bu işe giriyor. Şubat ayı Çankırı için hayırlı bir ay. İlk tren Şubat’ta geliyor, ilk sinema gösterimi Şubat’ta oluyor, ilk futbol maçı Şubat’ta oynanıyor. 1946 yılına kadar sinema gösterimi Türk Ocakları, Çocuk Esirgeme Kurumu Çankırı Şubesi gibi devletin kurumları tarafından gerçekleştiriliyor. Özel sektör girişimi Çankırı özelinde 1950’li yıllarda başlıyor. 1960-70’li yıllarda Çankırı’da sinema sayısı oldukça artıyor” diye konuştu.Söyleşinin adından Bölükbaşı tarafından Boran’a çeşitli kitaplar hediye etti.
KÜLTÜR-SANAT
11 Ocak 2018 - 07:56
Boran "Gazetecilik meşakkatli meslek"
Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı (TÜRKAV) Çankırı İl Başkanlığının “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” nedeniyle gazeteciler verdiği akşam yemeğinde Çankırı Karatekin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema ve Televizyon Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Tunç Boran tarafından sinema ve televizyonculuk söyleşisi gerçekleştirildi.
KÜLTÜR-SANAT
11 Ocak 2018 - 07:56